ALİ UYSAL Üsteğmen
Mesaj Sayısı : 25 hizmet gücü : 53 Teşekkür Edenler : 4 Doğum tarihi : 10/12/81
| Konu: REFERANDUM.... Cuma Ağus. 13 2010, 21:39 | |
| .........................................................................................CEMRELER DÜŞERKEN................................................................................... ---- Günün bütün yorgunluğunu omuzlarına alarak salona yeni girmiştir evin babası... Koltuğuna henüz uzanır ki pantolonunu çekiştiren üç dört yaşlarındaki oğluna takılır bakışları. Afacan gözlerle bakan yaramaz özlemiştir babasını… Oynamak istiyordur fakat babanın takati yoktur… Masanın üzerinde ki yapboz ilişir gözlerine. Bugünkü gazetenin eki olmalıdır… Resimde bütün teferruatıyla bir dünya haritası vardır.. Karıştırabildiği kadar özenle karıştırıp uzatır evladına.’’ Hadi bakalım, düzelt şimdi bunu’’ der’’. Yapabilirsen beraberce başka oyun da oynarız, söz’’…Tekrar yaslanır koltuğuna… Aklınca çözmüştür meseleyi… Evladı, düzeltmesi mümkün olmasa da epey uğraşacaktır o haritayla, kendisi de fırsattan istifade dinlenebilecektir... Gözlerini daha yeni yummak üzereyken yeniden çekiştirilir pantolonu. Kızmıştır bu sefer, hışımla doğrulup döner evladına fakat manzaraya şaşırmıştır… Tüm tatlılığıyla bakan çocuk önündeki dünya haritasını uzatır babasına tastamam. Merakla, nasıl bunu başarabildiğini sorar… Çocuğun cevabı müthiştir. Çevirir haritanın arka yüzünü. ‘’ Bak baba der; bu resmin arkasında bir insan resmi var... Ben insanı düzelttim… Gördüm ki dünya kendiliğinden düzeliyor… ---- Belki bu kadar sözü uzatmaya lüzum da yoktu… Öyle ya memleketim topraklarında metfun Şeyhedebali hazretlerinin ‘insanı yaşat ki, devlet yaşasın’ sözleri daha veciz anlatabilirdi mevzuyu… Evet, insanı düzeltme derdi olmayanın, nizam ve intizam adına dünyaya bir şey vaat etme ihtimali de yoktur… ---- Siyasi dizaynlarla sorunların çözülebilmesinin göründüğü kadar kolay olmadığına inandım hep… En ayakları yere basan siyasi hareketlerin dahi, muhataplarının manevi dünyalarında tamirden çok tahribe yol açtığına, hırslarla, hasetlerle, kibirlerle debelenip dururlarken, en özel dost sohbetlerini dahi ne hallere düşürebildiklerine bilmem ki kaç defa şahit olduk… Ve tüm bunları görüp de seçim zamanı geldiğinde her ferdin demokratik hakkını kullanmasının ehemmiyeti bir tarafa öbür yandan da Hz. Bediüzzamanca, şeytandan sığınıldığı kadar siyasetten de Allah’a sığınılması gerektiğine tüm ruhumuzla inandık… ---- Ve şimdi, yeni yeni alışageldiğimiz bir referandumun daha kapı eşiğine geldik... Her ne kadar bazılarınca siyaset pisliğinin içine çekilmeye çalışılıp bir parti oylamasına dönüştürülmek istense de, 12 Eylül referandumu herhangi bir partinin oylanacağı gün değildir… Ak partinin, saadet partisinin büyük birlik partisinin evet oyu kullanacağı, CHP, MHP, BTP, DP, ADD, ÇYDD’nin de hayır oyu kullanacağı bir referandum da değildir… Belki 12 Eylül, üç asırdır uyutulmuş ve uyanacağı korkusuyla etrafına çevrilmiş surların delinip delinemeyeceğinin belli olacağı gündür… Memleketin asli sahibi olduğunu zanneden, hak karşısında hukuk tanımayan, kargaşadan, kaostan, gözyaşından beslenenlere memleketin asıl sahibinin millet olduğunun hatırlatılacağı gündür… 411 vekilin oyunu çöp sepetine atarak karar alan Anayasa mahkemesinin yapısının değişerek başörtüsü meselesinin çözümünü tüm vicdanıyla isteyenlerin evet oyu kullanacağı gündür… 30 kişilik terörist gruplarını çoban zannederek izleyenlerin, yetmişini aşmış üç tane çobanı da terörist zannederek kurşuna dizenlerin, ‘gerekirse heronları düşürün bizim adamlar çok zayiat veriyor ' diyenlerin hesap vermeyişlerine isyan edenlerin evet oyu kullanacağı gündür… Haklarında hazırlanmış onlarca iddianameyi, yakalama emirlerini takmayan elini kolunu sallayarak, başbakanın, cumhurbaşkanının karşısında kanun tanımazlığın şımarıklığıyla kasılarak oturanların haddini ve hududunu bilmek zorunda kalacakları gündür… Gecenin on ikisinde kirli postallarla basılan kız yurtlarının, arabasının arka koltuğunda oturan baş örtülü kayınvalidesiyle kampus alanına girdiği için üniversiteden atılan profesörlerin, İstanbul’un göbeğinde mescidinde Kur’an bulundurduğu için, ne idüğü belirsiz Arapça dokümanlar ele geçirildi resmi yazısıyla mühürlenen yurtların hüznünü biraz olsun yüreğinde hissedenlerin evet diyeceği gündür. Meselenin siyasetle alakası yoktur… Siyasi hesaplar peşinde olanların, ak partiye ders verme bahanesiyle hayır diyecek veya oy kullanmayacakların, şunun şurasında on ay kalmış olan genel seçimi beklemeleri daha makul ve akıllıcadır… ----- Cemreler bir bir düşerken günler yeniden bir bahar soluklamaktadır… Onca hadisin beşareti, ve hak dostlarının işaretiyle bu millet şu son demde üzerine düşen vazifeyi bir kere daha hakkıyla yerine getirecektir… Güneş batıdan, yani nerede batıysa tam da oradan son bir kere daha zuhredecektir… Üç asırlık uykunun mahmurluğuna bakarak aldananlar, ihtimal veremeseler de Osmanlının cihan imparatorluğunu gölgede bırakacak sulh ve itminan kaynağı bir millet haline gelecektir… Düşürdüğü yerden bayrağını almak üzeredir… 12 eylül doğrulmak isteyen bir milletin silkinerek omuzlarındaki yükü ilk defa atacığı gündür.. Rabbi rahim tarafından altın tepsi de sunulmuş böyle bir fırsatın kaçırılması, mazeretleri her ne olursa olsun hayır diyeceklerin, biraz da kendi vicdanlarıyla hesaplaşacakları gündür… Evet, düşmanın bunca amansızlığına, dostun da bunca vefasızlığına rağmen 13 Eylül bir başka sabaha uyanacağımız gündür… ----- 80 de daha doğmamıştım, fakat 28 Şubatın soğuğundan payıma düşeni biraz aldım… Şer gibi gözüken böyle bir durumdan Rabbimin umulmadık ne hayırlar çıkardığını görüp kendimi teselli ettiysem de, ne kendime yapılanları ne de şu millete reva görülenleri hiç hazmedemedim… Bedduaya ve tel’ine âmin dememeyi öğrenmiştim belki ama bilmem ki kaç defa, komplo üzerine komplo kuranları Kudret'İ Sonsuza havale ettim… Bu yüzdendir belki zülfü yâre dokunmuşsam, beni mazur göreceğinizi ümit ediyorum… [b]
En son ALİ UYSAL tarafından Salı Ağus. 17 2010, 03:13 tarihinde değiştirildi, toplamda 2 kere değiştirildi | |
|
Admin RaMaZaNDoGrU
Mesaj Sayısı : 399 hizmet gücü : 754 Teşekkür Edenler : 15 Doğum tarihi : 23/05/85
| Konu: Geri: REFERANDUM.... Ptsi Ağus. 16 2010, 06:45 | |
| mükemmel paylaşım elinize emeğinize sağlık | |
|
ömer kalkan Gençlik Kolları Başkanı (CEO)
Mesaj Sayısı : 423 hizmet gücü : 621 Teşekkür Edenler : 41 Doğum tarihi : 21/12/67 Lakap : ALPEREN
| Konu: Geri: REFERANDUM.... Ptsi Ağus. 16 2010, 14:32 | |
| kardeşim yüreğine sağlık....çok güzel olmuş...örneklemeleri çok yerinde ve düzenli kullanmışsın....tebrik ederim...yaklaşımın isaetli olmuş....sağolasın....var olasın... | |
|
VEDAT TA Misafir
| Konu: Geri: REFERANDUM.... Perş. Ağus. 26 2010, 04:10 | |
| ben köyümün sitesine üye olup hemşehrilerimle hasret gidereceğimi düşünmüŞtüm.Ama maalesef bir parti sitesiymiş.Siyasi emeller için busite kullanılıyorsa sizleri esefle kınıyorum.BİRDE EN ALTTAKİ SORULAR NE? |
|
ömer kalkan Gençlik Kolları Başkanı (CEO)
Mesaj Sayısı : 423 hizmet gücü : 621 Teşekkür Edenler : 41 Doğum tarihi : 21/12/67 Lakap : ALPEREN
| Konu: Geri: REFERANDUM.... Cuma Ağus. 27 2010, 15:08 | |
| kıymetli büyüğümüz...bizlerin çoğu istanbulda doğduk büyüdük....köyü bilmeyiz....böyle bir site kurduk....tek amacı birlik beraberlik tanış olmak bir şeyleri paylaşabiklmek....birbirimizden haberdar olabilmek....köylüm olmasına rağmen ali usal ıda sizi de tanımıyordum....sitemizde tanıdık birbirimizden böylece haberdar olduk...kusura bakmayın siteminizi yersiz buluyorum...bu site herkesin görüşlerini paylaşabileceği bir site...siz bir yorum yazdınızda tepki mi gördünüz.....lütfen....bizim sitemizin siyasi bir amacı yok....kırgınlığa dargınlığa küskünlüğe yol açmadıkça hakaret içermedikçe her türlü paylaşım yapılabilinir...saygı duyarız....seviniriz....üzüntümüz şu olur ki....köyümüzde büyüklerimiz anlatırlar....şimdi diyoruz ki ne kadar cahilce imiş....demokrat parti...halk parti...çekişmesi var imiş...r40 hanelik köyde....birbirlerinin camilerine bile gitmezler imiş...biz bilmiyoruz...belki siz biliyorsunuzdur...ne kadar acı değilmi...onların çoğu şimdi rahmetli bile olmuştur zannımca....tam bir kaos....ve dargınlıklar....aynı şahısların resmi dernek kurulduktan sonra bile oğulları bazı olumsuzluklar yaşatttılar....ve dernek kapatıldı....tamamen istanbulda büyüyen bizler bir karar aldık...köyde büyüyen ağabeylerimizi yönetim dışı tuttuk....kıymetli kardeşim Ramazan DOĞRU nun katkılarıyla bir şeyler yapmaya....birlik beraberliği tesis etmeye çalışıyoruz....site miz face imiz...piknik organize miz.....bir şeyler yapmaya çalışıyoruz....siyaset mi allah muhafaza....kimseyi kırmak mı mazaallah.....birilerini küstürmwekmi sakın ha.....bunlar olmadıktan sonra her şeye açığız.....tabiiki her kesin bir siyasi dünyevi görüşü var....hiç birimiz çocuk değiliz....ama biz küsüp te cami değiştiren büyüklerimiz gibi hatalara düşmeyeceğiz....sizin de böyle bir yanılgıya düşmemeniz inanın ama gerçekten inanın en büyük kalbi dileğimizdir...bir şekilde birgün bir yerde görüşmek umuduyla....paylaşımlarınızı bekleriz....selam ...saygı...ve muhabbetlerimizle..... | |
|
Admin RaMaZaNDoGrU
Mesaj Sayısı : 399 hizmet gücü : 754 Teşekkür Edenler : 15 Doğum tarihi : 23/05/85
| Konu: Geri: REFERANDUM.... Ptsi Eyl. 06 2010, 22:45 | |
| Merhaba; Vedat abi biz olaylara objektif bakıyoruz site yönetimi olarak herkesin bakış açısı farklıdır ve herkes bir noktaya bakamaz bakmamalı . siz Hayır'la ilgili bir yazı yazsaydınız biz yine altına emeğinize sağlık derdik neticede bu site için zaman harcamışsınız. Kızmanıza gerek yok Herkes her düşünceyi savunabilir demokratik bir ülkede yaşıyoruz ama herkes bir düşünceyi kabullenemez kabullenmemeli ozaman demekrosi olmaz biz dedikki herkes düşüncelerini özgürce yansıtsın ben sizden Hayır'ile ilgili bir yazı bekliyorum yorum makale ne olursa kaldıracak silecek değiliz sizin düşünceleriniz de bizim için önemli
evet diyende biziz hayır diyende biz, ülkücüde olan da biz solcu olanda, birilerine bişey olmasken harap olanda birbirini kıranda biziz kardeş kardeşi katledende biz. Bunlar siyasi oyunlar üs yönetim değişir gider yine birbirimize kalırız Alllah Hakkıyla Bilendir. | |
|